Suriye’de “Alevi katliamına” reaksiyon: Halkların ortak geleceğine tehdit

Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, Suriye’de Alevilere yönelik hücumları kınamak hedefiyle basın açıklaması gerçekleştirdi.

Basın açıklamasını okuyan KESK İzmir Şubeler Platformu Periyot Sözcüsü Deniz Çetin, şu tabirleri kullandı:

“Suriye’nin Lazkiye, Tartus ve Humus bölgelerinde, HTŞ rejiminin ve onun kontrolünde hareket eden cihatçı çetelerin Alevi nüfusa yönelik taarruzları sonucunda yüzlerce sivil katledilmiştir. Bu katliamlar, sadece bir mezhebi değil, işçilerin, halkların ve azınlıkların ortak hayatını amaç alan şuurlu bir savaş siyasetidir. Bugün bölgede yürütülen mezhepçi şiddet ve zorbalık, sermayenin Ortadoğu’daki emek düşmanı rejimlerinin en değerli aracı hâline gelmiştir. Bayanların, çocukların ve işçilerin hunharca katledildiği bu ataklar karşısında susmak, bu zulme ortak olmaktır.”

“HALKLARIN ORTAK GELECEĞİNE YÖNELTİLMİŞ BİR TEHDİTTİR”

Ortadoğu’da süregelen savaş siyasetleri, sadece bir halkı ya da bir inancı değil, bölgedeki halkları ve demokratik çabayı amaç aldığını belirten Çetin, “Emperyalist müdahaleler ve bölgesel otoriter rejimlerin baskıları, cihatçı kümelerin doğmasına ve güçlenmesine taban hazırlamaktadır. Bu kümeler, sendikal hakları ve halkların demokratik kazanımlarını yok etmeye çalışmaktadır. Suriye’de Alevilere, Hristiyanlara ve öteki azınlıklara yönelik taarruzlar, sadece bir mezhep ya da inanca değil, halkların ortak geleceğine yöneltilmiş bir tehdittir. Yeni rejimin vazifeye gelir gelmez kamu işçilerini ihraç etmeye başlaması, kabul edilemez bir baskı siyasetidir. Türkiye’de KHK ihraçları ile misal halde yürütülen bu tasfiye teşebbüsleri, sırf işçileri değil, halkın demokratik haklarını ve toplumsal adaleti de amaç almaktadır. İşçilere yönelik bu hukuksuz ihraçlara karşı, tüm işçilerin ortak çabası ve dayanışması şarttır” tabirlerini kullandı.

“ULUSLARARASI KAMUOYUNU HAREKETE GEÇMEYE ÇAĞIRIYORUZ”

Uluslararası sendikal hareketleri, demokratik kitle örgütlerini ve barış savunucularını bu insanlık kabahatlerine karşı ortak gayrete çağıran Çetin, “HTŞ rejiminin baskı siyasetleri ve etnik paklık uygulamaları teşhir edilmelidir. Ortadoğu’da laik, demokratik ve işçilerin haklarını temel alan bir sistemin inşası için milletlerarası dayanışma büyütülmelidir. Suriye’deki kamu işçilerine yönelik hukuksuz ihraçlara karşı milletlerarası kamuoyu ve sendikal hareketler ortak tutum almalıdır. Başta Birleşmiş Milletler ve memleketler arası insan hakları örgütleri olmak üzere, tüm dünya işçilerini ve halklarını, Suriye’de ve Ortadoğu genelinde yaşanan bu vahşete karşı ses çıkarmaya ve çabayı büyütmeye çağırıyoruz. Katliamların ve zulmün kanıksandığı bir dünyada insanlığımızı yitiririz. Bizler, emek ve demokrasi uğraşı verenler olarak, bu zulme karşı susmayacak, halkların barış, eşitlik ve özgürlük gayretini büyütmeye devam edeceğiz” dedi.