Muğla Bodrum’da su düzeyi yükseldi

Muğla’nın dünyaca ünlü turistik ilçesi Bodrum’a su sağlayan Mumcular Barajı’nda su düzeyi yüzde 35, Geyik Barajı’nda ise yüzde 50 civarında seyrediyor. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, Barajlardaki su düzeyi bakımdan geçtiğimiz yıllara nazaran daha düzgün durumdayız. Bu ise yazın ortasına kadar yetecek suyumuz olduğunu gösteriyor dedi.

Muğla’nın Bodrum ilçesinde içme suyu sağlayan ve geçen yıl mart ayında su düzeyi yüzde 16 civarında olan Mumcular Barajı’nda, bu yılın tıpkı periyotta su düzeyi yükseldi. Mumcular’da su düzeyi, yüzde 35 civarında seyrediyor. Geçen yılın mart ayında su düzeyi yüzde 58 civarında olan Geyikli Barajı’nda ise düşüş yaşandı. Geyikli Barajı’nda bu yılın tıpkı devrinde su düzeyi, yüzde 50 oldu.

‘SU DÜZEYİ GERİ ÇEKİLMEYE BAŞLAMIŞ DURUMDA’

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Kısmı Su Kaynakları Anabilim Kısmı Lideri Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, Dünya genelinde global sıcaklık artışları devam ediyor. Buna bağlı olarak 2025 Şubat ayı da kayıtlardaki en sıcak şubat ayı olarak yerini aldı. Dünya genelinde ekstrem artarak devam ettiğini görüyoruz. Bu bölgede de önemli kuraklık kelam konusu lakin aralık ayında gelen yağışlarla bir arada bu bölgede rezervuarlardaki su düzeyi epeyce yükselmişti. Şubat ve mart aylarındaki yağışlarda önemli manada bir azalma kelam konusu. Buna bağlı olarak rezervuarlardaki su düzeyi de yavaş yavaş geri çekilmeye başlamış durumda dedi.

‘2 BAHARDA DA BU İŞ BİTİRİLEMEDİ’

Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, Bodrum’a içme suyu sağlayan 2 değerli baraj kelam konusu. Geyik Barajı’nda yüzde 50’ler civarında, Mumcular Barajı’nda ise yüzde 35‘ler civarında bir doluluk var. Barajlardaki su düzeyi bakımdan geçtiğimiz yıllara nazaran daha güzel durumdayız. Bu ise yazın ortasına kadar yetecek suyumuz olduğunu gösteriyor. Milas’a içme ve sulama suyu sağlayan Akgedik Barajı’ndaki su düzeyi, yüzde 60‘ların üzerinde. Bu manada Bodrum’a su sağlama noktasında kâfi ölçüde su olduğu gözüküyor. Kente su sağlamada hala zorluklar yaşıyoruz. Bunun en değerli sebebi, kayıplar ve kaçaklardır. Bununla bir arada işletmede önemli zorluklar olduğunu görebiliyoruz. Geçtiğimiz sonbahar ayında kayıp kaçakların önüne geçebilmek için Bodrum‘un alt yapısına önemli manada yatırım yapılarak su sorunun çözüleceği söz edilmişti. Mart ayında bu işin biteceği söylenmişti fakat 2 baharda da bu iş bitirilemedi. Görünen o ki Bodrum’un su sorunu diğer bahara kaldığı görünüyor diye konuştu.

‘PROJELERE BAŞLANMIŞ DEĞİL’

Su sorunu ile ilgili gündemde olan projeleri kıymetlendiren Doç. Dr. Özçelik, Bodrum’a içme suyu temini ile ilgili yetkililerce yapılan açıklamalar takip edildiğinde bu mevzuda başların hayli karışık olduğu gözüküyor. Öncelikli sorun, kayıp kaçağın yüzde 20’ler ve daha aşağıda olduğuydu. Geldiğimiz noktada yüzde 50‘lerin üzerinde bir kayıp kaçak olduğunu görüyoruz. Başka taraftan içme suyu temini noktasında farklı kaynaklardan bilhassa Ekinambarı‘nda ve sonrasında Turgutreis‘ten deniz suyu temini yoluna gidileceği söz edilmişti. Bunların da mart ayı prestijiyle bitirileceği öngörülüyordu. Geldiğimiz noktada projeler başlamış değil. Yer altı sularından içme suyu temin edileceği tabir edilmişti. Lakin burada yer altı suları hayli düşük durumda. Bizim gerçek manada suyun sürekliliğini sağlayabilmemiz için karasal su kaynaklarının bu gölgeye sürekliliğini sağlamamız lazım dedi.

22 MART DÜNYA SU GÜNÜ

Doç. Dr. Özçelik, Milas Barajı’nın kapasitesi fakat Milas’ın sulama suyunu karşılayacak kadar. Hem Milas’a hem de Bodrum’a içme suyu verilmesi durumunda buradaki çiftçilerimiz de toplam sulayacakları alanın lakin üçte biri kadarını sulayabilecekler. Deniz suyu arıtma sistemleri hayli maliyetli sistemler. Şayet toplamdaki su arzının onda birini geçmesi durumunda Bodrum’daki su faturaları epeyce üst çıkacak. Hatta öteki ilçeler de Bodrum’daki su faturalarının maliyetini karşılamak zorunda kalacaklar. Öbür taraftan arıtmanın da getireceği ek güç maliyetleri kelam konusu olacak. Bir taraftan termik santralinin suyu ve Bodrum‘un içme suyu ortasındaki sorun çözülememişken, öteki taraftan güç açığı ortaya çıkacak. Önümüzdeki günlerde faaliyete geçilerek bu sıkıntıların çözülmesini umuyoruz. 22 Mart Dünya Su Günü‘nü bilhassa tatlı su kaynaklarının korunması ve gelecek nesillere aktarılması noktasında 1993’ten beri Birleşmiş Milletler tarafından kutlanan bir gün. Bu vesileyle kısa vakitte hem bu bölgenin hem ülkemizin su kaynaklarını en tesirli formda kullanmamızı ümit ediyoruz diye konuştu.