İmamoğlu’nun sözündeki ayrıntısı avukatı açıkladı: ‘Bu ihlal, hukukun ortadan kaldırılmasıdır’

CHP’nin Cumhurbaşkanlığı adayını resmen belirleyeceği ön seçime 4 gün kala, 19 Mart Çarşamba sabahı, konutuna düzenlenen şafak operasyonuyla gözaltına alınan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ifadesi, gözaltındaki üçüncü günde alındı.

İmamoğlu, 121 sayfalık sözünde tüm sorulara ‘Ben bu soruyu muhatap almıyorum. Suçlamaları şiddetle reddediyorum.’ diyerek cevap verdi.

İMAMOĞLU’NUN SÖZÜNDEKİ AYRINTISI AVUKATI AÇIKLADI

İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan, toplumsal medya hesabından yaptığı açıklamada, İmamoğlu’nun tabirinin akabinde şimdi avukatlar evraka ulaşmadan, sözün imzasız halinin basına sızdırıldığını vurguladı.

Bu durumun soruşturmanın kapalılığını ihlal ettiğini tabir eden Pehlivan, “Bu sayede kamuoyu, gerçekleri daha süratli öğrendi” diye konuştu.

Soruşturma sürecinde bâtın şahit uygulamasının suistimal edildiğini kaydeden Pehlivan, şahit beyanlarının bağlamından koparılarak sunulduğunu söyledi. Pehlivan, “Gizli şahit tabirleri tek bir kurgu altında seçilip servis edilmiştir. Ayrıyeten, hukuka ters biçimde kaydedildiği sav edilen ses kayıtları ve karmaşık formda sunulan HTS bilgileri, bu soruşturmanın hukuksal olmaktan çok politik korkular taşıdığını açıkça göstermektedir” dedi.

Savunma tarafının evraktaki kısıtlılık nedeniyle bilgi edinemediğini lisana getiren Pehlivan, iktidara yakın medya organlarının ise soruşturma detaylarını çarpıtarak servis ettiğini vurguladı.

“MASUMİYET KARİNESİ VE LEKELENMEME HAKKI AÇIKÇA İHLAL EDİLDİ”

İmamoğlu’na yöneltilen suçlamalarla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın basın açıklaması yaptığını hatırlatan Pehlivan, açıklamada “suç örgütü lideri” sözünün kullanıldığını belirtti. Pehlivan, “Bu, Sayın İmamoğlu’nun masumiyet karinesini ve lekelenmeme hakkını açıkça ihlal etmektedir” dedi.

Soruşturma belgesinin, ilgisiz dokümanlarla doldurularak kamuoyunda kapsamlı bir inceleme yapılıyormuş algısı yaratılmak istendiğini belirten Pehlivan, “Sayıştay ve Danıştay tarafından hukuka uygunluğu onaylanmış ihaleler bile suçlama konusu haline getirilmiştir” tabirlerini kullandı.

“BU İHLAL, HUKUKUN ORTADAN KALDIRILMASIDIR”

Soruşturma sürecinde hukuka ters uygulamalar olduğunu vurgulayan Pehlivan, “Bu soruşturma, adil yargılanma hakkının ihlalidir. Bu ihlal, hukukun ve adaletin Anayasaya, temel hak ve özgürlüklere karşıt olarak yargıya erişimin yargı eliyle önlenmesi ve hukukun ortadan kaldırılmasıdır” dedi.

Pehlivan, şunları kaydetti:

“Sonuç olarak; yasal olmayan gözaltı, kelamda ispatlar, bilinmeyen şahitler, olağan şahit olmasına karşın ismi belirtilmeyen ve bu sayede gizlenen şahitler, yasal olarak elde edilmeyen ve Sayın İmamoğlu’yla da ilgisi olmayan ses kayıtları üzere gerçek dışı savlara dayanan bu soruşturmanın hiçbir mantıki, tüzel ve ikna edici bir yanı bulunmamaktadır.”