Aleyna Çakır’ın vefatında baş kuşkulu olan Ümitcan Uygun 5 yıl sonra birinci defa anlattı: Mahkemeden flaş karar

2020 yılında kuşkulu olarak konutunda meyyit bulunan Aleyna Çakır (Sema Esen) evrakında sanık Ümitcan Uygun’un ”intihara teşvik etme”, ”intihar kararını kuvvetlendirme” ve ”eziyet etme’‘ suçlamalarından 18 yıla kadar hapsinin istendiği davanın duruşması bugün gerçekleştirildi.

Duruşma öteki hatalardan tutuklu ve hükümlü olan Ümitcan Uygun’un savunmasıyla başlarken Uygun, olayın yaşandığı gece Aleyna’nın yanında olmadığını belirterek, şu sözleri kullandı:

“İDDİALARIN HEPSİ YALAN”

Mahkeme Başkanı tarafından bilirkişi raporunda Sema Esen’in bedeninde farklı tarihlerde morluklar ve kızarıklar tespit edildiği Uygun’a sorulunca Uygun, “Benimle ilgisi yok” dedi.

Sema Esen’in ailesinin avukatlarından Gizem Kozan ise Uygun’a “Mesaj geçmişini neden sildi? İletilerin okunma saati 01.51’de. Teslim ve okunma saati aşikâr. Annesini de arıyor gece, ağabeyini de. Neden telefonu kapattığını söylüyor” diye sorunca ise Uygun, “Telefon geçmişimi sildiğimi hatırlamıyorum. Ben telefonumu uçak moduna aldım. Abimi de ailevi meseleleri vardı o yüzden aradım” sözlerini kullandı. Ümitcan Uygun’un avukatı Hatem Özer ise savunmasına eziyet suçlamasını kabul etmediklerini söyledi.

AİLE TEHDİT EDİLDİKLERİNİ SÖYLEDİ

Sema Esen’in annesi Hatun Esen “Ben yavrumu ellerimle yıkadım. Her tarafı mosmordu yavrumun, gözleri içine çökmüştü. Benim yavrum mezarda çürüyor bu da mahpusta çürüsün” derken babası Mehmet Esen ise, “En üst hadden cezalandırılmasını istiyorum. Bizleri tehdit ediyorlar. Müge Anlı’yı da tehdit ettiler, bizi de ‘dişlerinizi tek tek sökeriz’ diye tehdit ediyorlar. Sonuna kadar gideceğim. Allah’a bir can borcum var” dedi.

TANIK KOMŞU “HER GÜN DAYAK VARDI” DEDİ

Tanıklardan Sema Esen ve Ümitcan Uygun’un komşuları L.K. ”Ben taşındıktan sonra çok fazla bağırma sesleri duydum. Aleyna’nın ‘beni öldürüyorlar, eziyet ediyorlar’ diye sesler geliyordu. Bana anlatıyordu, Aleyna. Ben üç sefer karakola gittim şikayet etmek için. Lakin ‘aile durumudur’ denilerek geri çevrildi karakoldan. Her gün dayak, bağırma oluyordu. ‘İçki masası, paralar, tabancalar atıyordu bana. Bak gör işte seni sustururum’ diye ileti atıyordu Ümitcan Uygun. Hatta bir kez Aleyna bana ‘Abla bak sakın Ümitcan geldiğinde merdivenlere çıkma bana ‘merdivenden iterim ölür sarfiyat ameliyatlı zaten’ diyordu. Ben de çıkmıyordum. Sonra da taşındım zati. Bir kez benden halı yıkamacının numarasını istemişti. Meskene gittiğimde halıda olağandışı derecede kan gördüm. Aleyna ‘beni dövdü bebeğimi düşürdüm abla’ dedi. Bunu bana aslında Ümitcan da bana ‘anneanne oluyorsun gözünaydın’ demişti. Kollarında, boğazında, bacaklarında morluklar görüyordum. Aleyna bana ‘Kıskançlığından ötürü eziyet ediyor bana’ derdi” diye konuşunca Ümitcan Uygun, komşuyu tanımadığını söz etti.

DURUŞMA ERTELENDİ: UZMAN TALEBİ REDDEDİLDİ

Mahkeme müşteki avukatlarının şahit olarak dinlenmesini istedikleri isimlerin sonraki duruşmada dinlenmesi talebini kabul etti. Mahkeme Heyeti, olay yerinde keşif yapılması, HTS ve şahit sözleri ortasındaki çelişkilerin giderilmesi için istenen bilirkişi raporu hazırlanması ve olayın yaşandığı mesken yakınındaki binaların kamera kayıtlarının talebini reddetti.

Mahkeme heyeti, ayrıyeten Ümitcan Uygun’un 17. Asliye Ceza Mahkemesinde bulunan evrakını da dava evrakına eklenmesini istedi. Duruşma 23 Mayıs saat 10.00’a ertelendi.