8 bin liraya cep telefonu aldı başına gelmeyen kalmadı: Mahpusa attılar eşi ve 3 çocuğu ortada kaldı

Veli Can Günay (27) Antalya’nın Kepez ilçesinde oturuyordu. 26 yaşındaki Nirgül Günay’la evli olan, 2, 5 ve 7 yaşında 3 çocuğu bulunan Veli Can Günay, geçen yıl turizm ve kargo dalında çalıştığı sırada 8 bin liralık cep telefonunu taksitle satın aldı. Lakin daha sonra hastalandı. Kargo dağıtımı yaptığı sırada kötüleşerek hastaneye götürülen Günay’ın beyin damarlarında tıkanma olduğu ve anjiyo olması gerektiği belirtildi.

Bir hafta verilen rapor nedeniyle işe gidemeyen Günay, dönüşünde işten çıkarıldığını öğrendi. Bu süreçte hastalığı nedeniyle de çalışamayan Günay’ın 8 bin liralık cep telefonu borcu, icraya verildi. 75 bin lira olan borcun ödeneceğinin taahhüt edilip ödenmemesi nedeniyle hakkında mahpus cezası verilen Günay, sonrasında yakalanacağını düşünerek bir işte de çalışamadı.

3 çocuklu aile, komşularının takviyeleri ile ömürlerini sürdürmeye başladı. Biriken kira ve elektrik faturası borçları nedeniyle sıkıntı günler yaşayan aile, geçen hafta konuta polisin gelmesi ile şok yaşadı. Mahpus cezası onanan Günay, polis tarafından cezaevine götürüldü. Konutta elektrik olmadığını ve ailenin güç durumda olduğunu gören polisler, kendi ortalarında topladıkları 17 bin lira ile 3 çocuğuyla yaşayan Nirgül Günay’ın elektrik faturası borcunu ödedi. Artık 3 çocuğuyla bir başına kalan Nirgül Günay, yardım eli bekliyor.

Yaşadıkları süreci anlatan Nirgül Günay, “Eşim hastalığı nedeniyle bir müddet çalışamadı. Borç ödenemeyince mahpus cezası kararı çıktı. Yakalama kararı çıkınca da işe giremedi. Ödeyemediğimiz için elektriğimiz kesildi. Günlerce karanlıkta kaldık. Kirayı da ödeyemeyince davalık olduk. Her an konuttan de çıkarılabiliriz. Komşularımız sayesinde geçinebiliyoruz. Cep telefonu borcu nedeniyle bu duruma geldik” dedi.

Eşinin tedavisinin de tamamlanamadığını söyleyen Günay, “Çalıştığı sırada beynindeki damarlardan biri tıkanınca rahatsızlandı. Doktor 7 gün rapor verip, acil ameliyat olması gerektiğini söyledi. Eşim iş yerine döndüğünde çıkışını verdiklerini öğrendi. Telefonu 8 bin liraya aldı. Çalıştığı sırada taksitlerini ödedi lakin hastalık nedeniyle işsiz kalınca ödenemedi. En son borç 75 bin lira oldu. Ödeyemediğimiz için cezaevine girdi. Meskene gelen polisler durumumuzu görünce kendi ortalarında 17 bin lira toplayıp, elektrik borcumuzu ödedi” diye konuştu.

Ev sahiplerinin de tahliye davası açtığını söyleyen Günay, “Şu an tek kaygım, konut sahibinin gelip bizi konuttan çıkartması. Gidecek hiçbir yerimiz yok. Eşim cezaevinde olduğu için kimse o sorumluluğu almak istemiyor. Çocuklarım olduğu için bırakıp çalışamıyorum. Onları bırakabileceğim kimsem de yok. Eşim cezaevinden çıksa o çalışır tekrar geçiniriz. O cezaevinde olduğu için elimiz kolumuz bağlandı” dedi.

Ailenin hayatına devam edebilmesi için dayanak beklediklerini söyleyen Antalya Yardımlaşma Platformu üyesi Halit Mert, “Eve gelen polisler sayesinde aileden haberdar olduk. Baba hasta olduğu halde şu an cezaevinde. Borcun ödenip, bir an evvel çıkıp ailesinin yanına dönmesi için dayanak bekliyoruz. Kira borcu nedeniyle mesken sahibi de tahliye ettirmek istiyor. Aile uzun müddettir elektriksiz yaşıyordu. Mağduriyetin bir an evvel giderilebilmesi için dayanak bekliyoruz” diye konuştu.